green leaf tree under blue sky

If Clauses Nedir? Nasıl Kullanılır?

İngilizce dilbilgisinde if clauses önemli bir konudur. Bu tür cümleler Conditional Clauses olarak da bilinir. Bir olayın olup olmamasının bir koşula bağlı olduğunu anlatmak için kullanılır. Bu yazıda If Clauses’dan bahsedeceğim. Keyifli okumalar…

If Clauses nedir?

If Clauses bir olayın olup olmamasının bir koşula bağlanması durumudur. If Türkçe’ye Eğer diye çevrilebilir. Aşağıda örnek bir if clause cümlesi verilmiştir. Birlikte inceleyelim;

If I study hard, I will pass the exam.

Yukarıda cümleye baktığımızda bir koşul olan ifli kısım bir de ana cümle görürüz. Ana cümlemiz I will pass the exam kısmıdır. Cümlenin diğer kısmı, yani if I study hard kısmı, sınavı geçmenin şartı olarak gösterilmiştir. If I study hard kısmını cümlenin sonuna da getirebiliriz. Bu durumda virgül kullanmaya gerek olmaz.

If clauses’un dört türü vardır; Type 0, Type 1, Type 2, Type 3. Hangi cümlenin hangi türe ait olduğunu anlamak için ifli kısımdaki ve ana cümledeki fiillerin zamanlarına bakarız. O halde farklı türlerde hangi zamanların kullanıldığını bilmemiz gerekir. Türler değiştikçe sadece zamanlar değil buna bağlı olarak anlamlar da değişir. Şimdi yukarıdaki sıraya uygun olarak her birini tek tek ele alalım.

Type 0

Bu tür Present Simple’ın genel özelliklerini taşır. Alışkanlıklar, doğa gerçekleri gibi durumları anlatmak için kullanırız. Cümlenin her iki tarafında da Present Simple kullanılır. Örnek;

  • If you study hard, you pass the exam.
  • If you heat water, it boils at 100 C.

Yukarıdaki anlatılan cümleler her ne zaman koşul gerçekleşirse, diğer eylemin mutlaka gerçekleşeceği anlamı verir. Örneğin, ikinci örnekteki gibi her ne zaman suyu ısıtırsanız, 100 derecede kaynar. Bu türk cümlelerde if yerine when‘de kullanabilirsiniz.

Type 1

Bu türde bir koşul vardır ve bu koşul gerçekleşirse çok büyük ihtimalle olayın gerçekleşeceği anlaşılır. Cümlenin if clause kısmında Present Simple, diğer kısımda Future Simple kullanılır.

If you study hard, you will pass the exam.

Bu cümlede kasdedilen şey, sınavın geçilebilmesi çalışmaya bağlıdır ve çalışma gerçekleşirse sınavı geçme ihtimali de çok yüksektir.

İlk kısımdaki anlam gelecek bile olsa, ilk kısımda will kullanamayız.

If I buy the phone, I will call you.

Henüz telefonu almadım, gelecekte alacağım. Ama yine de will kullanılmadığı için, bunun yerine Present Simple kullanıyoruz.

Bu yazıyı okurken Type 0 ve Type 1 arasında kafa karışıklığı yaşayabilirsiniz, bu nedenle Type 0 ile Type 1’i karşılaştıralım.

  • If you study hard, you pass the exam.
  • If you study hard, you will pass the exam.

Birinci cümlede her zaman olan doğal bir eylemden bahsedilmektedir. Ayrıca bu cümlede belirli bir sınavdan değil daha çok tüm sınavlar kasdedilmektedir. Bir diğer konu cümle de çalışıldığı takdirde, mutlaka sınavın geçileceği inancı vardır. İkinci cümle ise daha çok tek, belirli bir sınavdan bahsetmektedir. Çalışıldığı zaman sınavın geçileceğin birinci örnekteki kadar kesin değildir.

Type 2

Öğrencilerin en çok karıştıkları if clause türü budur. Çok büyük bir yanlış anlama vardır. Bu cümlede if clause kısmında Past Simple, kullanılırken ana cümle kısmında would-verb1 kullanılır. Öğrenciler Past Simple’ı gördükleri için bu türün geçmişi anlattığını düşünürler, oysa geçmişle hiç bir alakası yoktur. Aradaki farkı anlamak için Type 1 ile karşılaştıralım;

  • If you study hard, you will pass the exam.
  • If you studied hard, you would pass the exam.

Öncelikle iki cümlenin Türkçe çevirisi aynıdır. Her iki cümle de Çalışırsan sınavı geçeceksin demektir. ÇOK ÖNEMLİ UYARI: İkinci cümle Çalışsaydın sınavı geçecektin demek değildir. O halde her iki cümlenin çeviri ve anlattığı zaman dilimi aynıdır. Peki farklılık nerede? İkinci cümlede cümleyi kuran kimsenin olumsuz fikri vardır. Yani birinci cümlede, “Çalışırsan sınavı geçeceksin” diyen kimse, çalışacağına inanmaktadır. Ama ikinci cümlede ise çalışacağına inanmamaktadır. Bu kavrama konuşucunun, yani cümleyi kuran kimsenin olumsuz fikri denir.

Burdan yola çıkarak Type 2 a) Konuşmacının olumsuz fikrini vurgulamak için, b) Hayali veya imkansız durumları anlatmak için kullanılır. Hayali duruma örnek;

If I were you, I would go to Paris.

Cümleyi incelediğimiz de benim senin yerinde olmam mümkün değildir, dolayısıyla bu hayali veya imkansız bir durumdur. Bu tür cümlelerde was yerine her zaman were kullanılır.

Kısaca tekrar belirteyim, Type 2’nun geçmişle hiç bir alakası yoktur. Anlamı her zaman günümüzdür.

Type 3

If clause türleri içerisinde geçmişi anlatan budur. Type 2’da Past Simple hakkımızı kullandığımız için bu türde zamanları bir derece geçmişe götürmemiz gerekiyor. İfli kısımda Past Perfect, diğer kısımda Would have verb3 kullanmamız gerekiyor. Bu türde anlatılan olaylar artık geçmişte kaldığı için değiştiremeyeceğimiz olaylardır.

If I had studied hard, I would have passed the exam.

Bu cümlenin anlattığı şey sınavın olup bittiği, ve çalışmadığım için sınavı geçemediğimdir. Artık bu durumu değiştirme şansım yok, çünkü olay geçmişte kalmıştır.

Yukarıdaki türlerde verilen örneklere ek olarak farklı zamanların kullanımı

Type 1’da If – present simple, will verb1 dedik. Burada bahsedilen zamanlarda değişimler olabilir ve bu değişimler cümleye ek anlamlar katar. Bu ek anlamlar genel olarak kullanılan zamandan ve modaldan kaynaklanır. Yalnız bu zaman değişimleri Present ise yine Present olmalı, Past ise yine Past olmalıdır. Aşağıdaki örnekleri inceleyelim;

  • If I study hard, I will pass the exam.
  • If I have studied hard, I will pass the exam.
  • If I study hard, I can pass the exam.
  • If I study hard, I may pass the exam.

Birinci Cümle: Çalışırsam sınavı geçerim.
İkinci Cümle: Present Perfect kullandılığı için çalışmanın bitirilmesine vurgu yapılmıştır.
Üçüncü Cümle: İkinci kısma can eklenerek, ihtimal ve yetenek kavramı vurgulanmıştır.
Dördüncü Cümle: İkinci kısma may eklenerek, ihtimalin biraz düşük olduğu vurgulanmıştır.

Kısaca duruma göre Past ve Present kavramlarının dışına çıkılmadığı sürece if clauselarda yakın zamanlarda kullanılabilir.

Sonuç

If clauseslar genel olarak yukarıdaki gibi. Bu anlatımın dışında kalan mixed type denen bir şekli daha var. Bunları öğrenmeden o konuda başarılı olamayacağınız için, mixed typeı başka bir yazıya bırakıyorum.

Saygılar Selamlar